MÜMİNİN,
(İnananın) ;
yüzünde güleçlik vardır,
kalbindeyse hüzün.
Gönlü herşeyden geniştir,
nefsi herşeyden alçak.
Yücelikten nefret eder,
şöhrete düşmandır,
gamı gussası uzundur,
düşünmesi derin,
Susması fazladır;
vakti yoktur.
Çok şükreder,
çok sabreder.
Düşünceye dalmıştır,
ihtiyacı olanları görünce kendi ihtiyacını hatırlamaz bile.
Huyu güzeldir,
geçinmesi hoş ve yumuşak.
Şeref ve din bakımından serttir,
huy bakımından kuldan alçak.


MÜMİN ÜMİT-KORKU arasında :
Bu ümmetin en hayırlıları hakkında bile Allah'ın azabından emîn olmamalısın;
çünkü yüce Allah;
«
Allah azabından emin olanlar ancak zarara uğramış topluluklardır» buyurmuştur (VII, A'raf, 99)
bu ümmetin en kötüsü hakkında bile Allah'ın rahmetinden ümit kesmemelisin;
çünkü yüce Allah,
«
Allah'ın rahmetinden kafir olan topluluktan başka kimsecikler ümit kesmez» buyurmuştur. (XII, Yusuf, 87)

MÜMİN (İnanan) kişinin
günde üç işi vardır:
Bir zaman Rabbiyle münacat eder ( yalvarır), ona kul
lukta bulunur;
bir zaman geçimi için çalışır;
bir zamanı da vardır, helal ve güzel lezzetlerle zevklenir.
Akıllı kişi, ancak üç şey için yolculuk eder.
Geçimini sağlamak,
ahiretini elde etmek,
yahut da haram olmayan zevk ve lezzet elde etmek için.
 

MÜMİN,
kardeşlerine karşı ululanmaya,
ona güler yüz göstermemeye başladı mı,
ondan ayrıldı demektir.


MÜMİN,
sevgisi Allah için,
nefreti Allah için,
alması AIlah için,
bırakması Allah için
olan kişidir.

MÜMİN,
insanların ezasına tahammül eden,
fakat hiç kimsenin ondan incinmediği kişidir.